Tanzimat sürecinin önemli unsurlarından biri gayri Müslimlerdi. Gayri Müslim meselesi özellikle Balkanlarda yaşanıyordu; gayri Müslim nüfusun büyük çoğunluğu Balkanlar’daydı ve Balkanlar’daki nüfusun çoğunluğu gayri Müslim’di (Balkanlar’da gayri Müslim – Müslüman oranı 5’e 4 gibiydi; bu oran Anadolu’da 1’e 5’ti. Doğu Anadolu gayri Müslim’leri yani Ermeni meselesi nispeten geç ortaya çıkacaktır).
Hem gayri Müslimler Avrupalılar tarafından Osmanlı devletine karşı baskı aracı olarak kullanılıyordu, hem de Osmanlı devleti varlığını sürdürmek için gayri Müslimleri kazanmak zorunda olduğunu hissediyordu.
Onun için Osmanlılar Avrupa’da demiryolu denen şey ortaya çıkıp gelişince önce Balkanları düşündüler. Hem isyan çıkarsa asker sevkiyatını kolaylaştırmak hem de Balkanları ülke ekonomisine entegre etmek için.
Neticede, çok uzun ve sorunlu bir sürecin sonunda Rumeli Demiryolu açılabildi.
Hattın İstanbul’daki başlangıç noktası olarak önce Yedikule düşünüldüyse de, daha sonra Sirkeci’nin daha uygun olacağına karar verildi.
Bu kararın Topkapı Sarayı üzerinde feci etkileri oldu.
Anekdot: Rumeli Demiryolu İstanbul’la Edirne’yi de birbirine bağlıyordu. Gel gelelim, Cumhuriyet döneminde artık bu hattın 33 km’lik bir kısmı Yunan topraklarından geçiyordu. İstanbul – Edirne hattı 60’lı yıllarda hala bu şekilde işliyordu.
Bu ağır ağır giden bir trenmiş. Gece yarısı Yunanistan sınırına geldiğinde Yunanlı görevliler binermiş, tren Yunanistan’da yavaş yavaş yol aldıktan sonra tekrar Türkiye’ye girermiş.
O dönemde, ABD, uyuşturucu kaçakçılarına göz açtırılmaması için Türkiye’ye baskı yapıyormuş. Ama Türkiye yetkilileri de uyuşturucuyla yakalanan yabancıları başına dert etmek istemezmiş.
Onun için, yabancı biri uyuşturucudan yakalanınca, cezası temyiz edilir, temyiz kararı beklenirken adam serbest bırakılır, pasaportu dışında her şeyi kendisine verilirmiş. Sonra da biri gelip kulağına bu “Gece Yarısı Ekspresi”’ni fısıldarmış.
Adam trene biner, Yunanistan’a girildiğinde trenden atlarmış. Adamı Yunanlılar yakalarmış; adam da konsolosluğunu aratır, böylece işler hallolurmuş.
TCDD 1971’de demiryoluna by-pass yaparak Yunanistan’da kalan kısmı iptal etmiş.
Kaynak: Lonely Planet Türkiye

Egemen Demircioğlu