+90 212 272 77 72

operation@tittravel.com

TAKSİM MEYDANI NERESİYDİ SAHİ!

07

Aug

TAKSİM MEYDANI NERESİYDİ SAHİ!

Taksim Meydanı'nın tarihî ve kültürel önemini vurgulayan metin, bu alanın İstanbul'un ve Türkiye'nin önemli olaylarına, sosyal ve kültürel hayatına nasıl damgasını vurduğunu anlatıyor. Taksim Meydanı'nın geçmişteki canlılığı ve çeşitliliği, sosyal yaşamın birçok yönünü yansıttığı gibi, İstanbul'un tarihî değişimlerine de tanıklık etti.

GENE GENNADİOS

08

Aug

GENE GENNADİOS

Fatih Sultan Mehmed, İstanbul’u fethettikten sonra Ayasofya’yı camiye çevirmişti. Yeni kurduğu Patrikhane için, Ayasofya’dan sonra en prestijli kilise olan Havariyun Kilisesi’ni (bugünkü Fatih Camii’nin bulunduğu yer) düşünmüştü. Ancak, Havariyun Kilisesi, Müslüman mahallesinin ortasında kalmıştı ve bu durum sorun yaratıyordu.
Havariyun Kilisesi’nin bulunduğu bölgedeki bir Müslüman cesedi bulunması üzerine çıkan söylentiler, Patrik Gennadios’u tedirgin etti. Bu yüzden, Patrik Pammakaristos Kilisesi’ne taşınmayı talep etti. Fatih Sultan Mehmed, Pammakaristos Kilisesi’nin yakınından geçtiğinde buranın Patrikhane kilisesi olduğunu öğrenmiş ve Gennadios ile burada sohbet etmişti.

DİMİTRİ KANTEMİR

08

Aug

DİMİTRİ KANTEMİR

Romen asilzadesi ve Boğdan Voyvodası olan Kantemir, İstanbul’da 25 yıl geçirdi ve Osmanlı kültürünü iyi öğrendi. Bu süre zarfında Osmanlı Müziği için bir nota sistemi geliştirdi.
Kantemir, ülkesinin bağımsızlığı için Ruslarla işbirliği yaptı, ancak bu girişim Prut Savaşı’nda Osmanlıların zaferiyle sonuçlandı. Kantemir, Rusya’ya sığındı ve bir Osmanlı Tarihi yazdı.

LEVANTENLER

08

Aug

LEVANTENLER

Levantenler, ticaret ve finansla zenginleşmiş İtalyan kökenli tüccarlardan oluşur. Özellikle Ceneviz ve Venedik kökenliler bu gruba dahil olup, Ege adalarından ve özellikle Sakız adasından gelenler bulunur. Ayrıca, İngiliz kökenli Levantenler de vardır, örneğin Moda’daki Whitehall ailesi.

YOVAKİMYON

08

Aug

YOVAKİMYON

Meydanın sağ köşesinde Yovakimyon Rum Kız Okulu bulunur. Bu okul, 1882'de kurulmuş olup, önemli bir Rum patrik olan Yovakimyon'un adıyla anılır. Okul, zenginlerin bağışlarıyla yapılmış ve Patrik Yovakimyon’un kurduğu okullarla tanınır. 1964'te 250 öğrencisi vardı, ancak 1988'de öğrenci azlığından kapanmış. Bu, İstanbul Rum cemaatinin son yıllardaki azalmasına işaret eder.

DÖRT YAPRAKLI YONCA

08

Aug

DÖRT YAPRAKLI YONCA

Kilisenin planı, klasik Bizans kilise planlarından biridir ve dört yapraklı yonca planı şeklindedir. Bu planın özellikleri, yapının yanlarındaki yuvarlak çıkıntılarda görülebilir.

EMİNÖNÜ

09

Aug

EMİNÖNÜ

1912 yılında yapılan demir Galata Köprüsü'nün Eminönü ayağındayız; hava boz ve puslu. Köprünün başında, eski "para bozdurma köşkü"nün yanında yürüyen iki dostun şapka takmaması dikkat çekiyor. O dönemde şapka takma zorunluluğu beş yıl önce yürürlüğe girmiş, ama bu ikili bunu umursamıyor gibi. Ayrıca, köprüdeki yürüyüşçülerin yüzleri, artık köprü geçişinin ücretsiz olmasından memnun görünüyor.

İSTANBUL'DA KAMUSAL ALAN HEYKELCİLİĞİ

09

Aug

İSTANBUL'DA KAMUSAL ALAN HEYKELCİLİĞİ

İstanbul, tarih boyunca birçok kültürel ve yönetimsel değişim geçirmiş ve heykeller, bu değişimlerin birer yansıması olarak kentteki kamusal alanlarda yer almıştır. Ancak, heykellerin korunması ve kamusal alandaki yerleri konusunda tarihsel ve kültürel zorluklar yaşanmıştır.

ESKİ İSTANBUL'DAN BİR YUNUS HİKAYESİ

09

Aug

ESKİ İSTANBUL'DAN BİR YUNUS HİKAYESİ

MÖ 7. yüzyılda Orta Yunanistan'dan gelen kolonistler tarafından kurulan Byzantion (modern İstanbul), balıkçılıkla iç içe bir yaşam sürmüştür. Yunuslar, Boğaz'daki önemli balık türlerinden biriydi ve Byzantionlular yunusları hem yiyecek hem de yağları için avlarlardı. Yunuslar, Boğaz'daki balık göç yollarında beslenir ve bazıları insanlar tarafından avlanırdı.

Ancak yunuslarla ilgili olumlu hikayeler de vardır. Antik Çağ yazarı Aelianus’a göre, Byzantion’da yaşayan Koiranos adlı bir kişi, ağlara takılan yunusları fidye vererek serbest bırakır ve yunuslar bu iyiliği unutmaz. Koiranos’un gemisi fırtınada batınca, yunuslar onu kurtararak güvenli bir yere taşır ve ölümü sonrasında da etrafında toplanarak onu uğurlar. Bu hikaye, yunusların insanlar için dostça bir anlam taşıdığına işaret eder.

E-bülten

Arada bizden ve belki gezilerimizden haberdar olmak isterseniz