+90 212 272 77 72

operation@tittravel.com

AYA YORGİ'NİN KOLU

02

Aug

AYA YORGİ'NİN KOLU

Aya Yorgi Manastırı, Boğaz'a hakim bir bölgede yer alıyordu ve Fransız vakanüvisler tarafından Boğaz’la özdeşleştirilen “Aya Yorgi’nin Kolu” olarak anılıyordu. Günümüzde, bu kompleksin kalıntıları İncili Köşk’ün arkasında yer almakta ve Rumeli Demiryolu bu kalıntılardan geçmektedir.

DEMANGEL&MAMBOURY

02

Aug

DEMANGEL&MAMBOURY

Mütareke döneminde Fransız işgal ordusu Gülhane bölgesine yerleşti ve şaraplarını saklamak için bölgedeki Bizans mahzenlerine rastladı. Bu keşif, Fransızları arkeolojik kazılara yönlendirdi. Atina’daki Demangel adlı arkeolog subay, Gülhane’ye çağrıldı ve bölgedeki kazılar, ölçme ve kayıt işlemleri başladı.

Bu çalışmalar sonucunda, Demangel ve Mamboury'nin yazdığı “Le Quartier des Manganes – Et la Première Région de Constantinople” adlı önemli bir eser ortaya çıktı. Eser, Gülhane bölgesinin arkeolojisi hakkında kapsamlı bilgi sunar ve bu alanda yapılan en önemli çalışmalardan biridir.

SOTEROS

02

Aug

SOTEROS

İncili Köşk, Bizans döneminde Soteros (Saint Sauveur) İsa ayazmasının üzerine inşa edilmiştir. Ayazmanın suyu, özellikle gut hastalığına iyi geldiği düşünüldüğünden, bölge halkı ve hastalar tarafından sıkça ziyaret edilirdi. Padişah, bu geleneksel ziyaretleri teşvik etmiş ve zaman zaman ziyaretçilere yardımda bulunmuştur. Bu tolerans 1821 Yunan İsyanı'na kadar devam etti.

Marmara surlarının denize sıfır olması esas olup, zamanla sahil şeridi oluşmuş ve Bizanslılar surları Marmara'ya doğru ilerleterek bu durumu kontrol altına almıştır. Bugün, Ahırkapı’dan Sarayburnu’na doğru yürüyüş yapıldığında, İncili Köşk’ün altyapısı görülebilir ve yedi basamaklı ayazmanın kalıntılarına ulaşılabilir.

İNCİLİ KÖŞK

02

Aug

İNCİLİ KÖŞK

İncili Köşk, Marmara Surlarının önemli bir parçasıdır ve etkileyici altyapılarıyla dikkat çeker. Köşk, Sinan Paşa tarafından yaptırılmış ve "Sinan Paşa Köşkü" ya da "Çayır Köşkü" olarak da bilinir. Sinan Paşa, bu köşkü Üçüncü Murat’a hediye etmiştir. Üçüncü Murat köşkü çok sevmiş, ancak hastalığının ilerlediği günlerde burada top atışları sırasında camların kırılması onu moral olarak etkilemiş ve ağlamıştır.

LOCCIA

02

Aug

LOCCIA

Topkapı Sarayı’nın Üçüncü Avlu’sunun doğu tarafında yer alan hamam-hazine dairesi grubu, "arka oda" olarak nitelendirilebilir. Hamam, kubbeleriyle tanınırken, entegre hazine dairesinin balkonundan (loccia) ayırt edilebilir.

Osmanlı döneminde hazine dairesi, sadece değerli taşlar değil, çeşitli nesneler ve evraklar da saklayan bir depo işlevi görüyordu. Bu nedenle, denize atıkların döküldüğü, mutfak bacalarına ve hamama yakın bir yerde bulunması prestijli bir yer olmasına engel teşkil ediyordu. Ayrıca, yapının çatıyla örtülü olması da prestijli bir yer olmamasını gösterir.

ARKA BAHÇE

02

Aug

ARKA BAHÇE

Topkapı Sarayı’nın Marmara tarafında, manzaranın belirgin unsuru mutfaklar ve yüksek duvarlarıdır; bu nedenle saray, Marmara'ya sırtını dönmüş bir görünüm sergiler. Sarayın Marmara tarafı, işlevsel olarak bir arka bahçe gibidir.

Saray arazisinin Marmara surlarıyla birleştiği köşede "Kuşhane" adlı bir alan bulunuyordu; burası kazların yetiştirildiği bir kümesti. Gülhane bölgesinde ise egzotik hayvanların barındırıldığı bir "Arslanhane" vardı. Fatih Sultan Mehmet, bu arslanhane ve kuşhane gibi yerleri kiliselerden dönüştürmüştü. Abdülaziz döneminde, arslanhane yeniden işler hale getirilmişti.

GİZLİ BAHÇE

02

Aug

GİZLİ BAHÇE

Ahırkapı’ya yakın, minik limanı izleyen ikinci burcun solunda, demir kapısı özenle yenilenmiş bir kapı vardır. Bu kapı, "Gizli Bahçe" romanını andıran bir yeşillik içeren alanı açar. Topkapı Sarayı’nın bu kısmı, on dokuzuncu yüzyılda padişahlarca terk edilip kendi haline bırakılmıştır.
Kapının yakınında, İkinci Mahmut’un yaptırdığı fırınlar bulunuyordu. “Değirmenkapı” adı, bu fırınlarla ilişkilidir. Fransız işgali sırasında bu fırınlar onarılarak kullanılmıştır. Patikayı takip ederek, Fransızların İstanbul’daki kazılarından elde edilen Bizans kalıntılarına ulaşmak mümkün olabilirdi.

TEOFİLOS

02

Aug

TEOFİLOS

Mangana bölgesi stratejik bir nokta olduğundan, buradaki surlar Bizans döneminde birkaç kez baştan aşağı onarıldı. Günümüzde görülen surların çoğu, imparator Teofilos tarafından yapılmıştır. Surların bu kısmında Teofilos'un adı sıkça anılır; bu, bir imparatorun küçük bir alanda bu kadar çok anılmasının nadir bir örneğidir. Teofilos, 9. yüzyılın başlarında imparatorluk yapmış ve bu nedenle surlar yaklaşık 1200 yıl yaşındadır.

TABHANE MESCİDİ

02

Aug

TABHANE MESCİDİ

Mangana’nın önünde, malzeme giriş çıkışları için kullanılan küçük bir liman vardı. Bu limanı, park ve Murat Reis heykeli ile tanıyabiliriz. Sahil yolu yapılmadan önce, parkın olduğu yerde Tabhane Mescidi bulunuyordu. "Tabhane", iyileşme dönemi için kullanılan bir yer anlamına gelir; yani hasta veya güç kazanma sürecindeki insanlar için bir mekân. Tabhane Mescidi’nin yanı sıra, Hasta Odaları ve Mezbelekeşan Mescidi de bu bölgede yer alıyordu. Siyah-beyaz bir fotoğrafta Tabhane Mescidi’ni görebiliyoruz.

E-bülten

Arada bizden ve belki gezilerimizden haberdar olmak isterseniz